Moda artık, herkes gezi notları yazıyor diye düşünen Reşat Nuri , notlarını çıkarmış ve bir araya getirmiş. İlk kitap 1936'da ikincisi 1966'da yayımlanmış. İkinci kitapta hazırlıklı davranan Güntekin, notlarının altına tarihlerini de eklemiş. 1939'dan sonra yazılmış bir not yok. Diyebiliriz ki 1930'larda, üstelik de popüler olduğu vakitlerde, halkın arasına karışmaya çalışıyor. Yine de her notta ayrı ayrı altı çiziliyor ki o halkın, köylünün "Bey" diye hitap ettiği biri. Onu görür görmez İstanbul'dan geldiğini, mühim bir insan olduğunu anlıyorlar.
O yılların bir tür portresinin çizilmesi, bunun kısa hatıralarla desteklenmesi çok hoş. Eski bir baskısı olduğu için dili de çok keyifli. Seve seve tekrar okudum.
"-Gelmediğine hata ettin, dedi, o dans, ne güzel şey Yarabbi... İnsan, huri kızlarının kucağında uçuyor gibi... Ne fevkalade dans ettiğimi göreydin, şaşardın... Çok nezih, asri bir gece geçirdik doğrusu... Danslar, zeybekler, şiirler, monologlar, sürprizler, salon oyunları... Yok, yoktu. Hiçbir yolsuzluk çıkaran da olmadı. Bu, Avrupa'da da bu kadar olur.
-Eğleniyorduk ya... Bir yolsuzluk oldu bey, dedi. Erkekler sokakta, kadınlar arka bahçede eğlenti yapıyorlardı. Delikanlılık bu ya; şeytana uyduk. Bir arkadaşla arka sokağa dolandık; tahtaperdenin arkasından kadınların oynadığını seyretmeğe başladık. Bir kötülükten değil ya, sanki nasıl oynuyorlar diye. Bekçi bizi görmüş, jandarmalara haber vermiş. Bizi yakaladılar: "Utanmaz herifler, siz elalemin nikahlı karılarını gözetlersiniz ha..." diye bizi çalyaka karakola götürdüler. Başımızı kurtarasıya kadar anamızdan emdiğimiz burnumuzdan geldi. "
*Kitapta neler demiş diye merak ediyorsanız buraya bakabilirsiniz
17 Ağustos 2010 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder